8 Aralık 2020 Salı

TARİHİMİZE SAHİP ÇIKALIM



Tarih


Merhaba Gönül Dostlarım,

Bu yazımda, tarih ve  tarihin tekerrürü ile ilgili konulara farklı yazarların ve insanların farklı görüş ve düşüncelerini sizlerle paylaşmak istiyorum.

Tarih tekerrür ediyor demek ne demektir birlikte bakalım: - Tekerrür etmek demek tekrar etmek demektir. Yani, daha önceden olan bir şeyin yeniden olmasıdır. Tarih eğer tekerrür ediyor ise bu demektir ki önceden, geçmişte yaşanan bir şeyin yeniden yaşanmasıdır.

****
Tarihin kendini tekrar ettiği sık sık söylenir. Hatta Mehmet Akif, tarihten ders alınsaydı tekerrür eder miydi diye sorarak, bu görüşe şiirsel bir ağırlık kazandırmıştır. Tabii, tarihin tekerrür etmediğini düşünenler de az değil. Ben her gerçekleşen olay bir miktar geçmişin ürünüdür, onun etkilerini ve izlerini taşır ama her birinde geçmişten farklı boyutlar da vardır diye düşünürüm. Eminim sizler de bu konuda kanaat sahibisiniz. 
İsterseniz konuyu tartışmaya açmayalım, Tarih tekerrür eder mi, ne kadarı tekerrürdür?, kararı siz verin. 

İlter Turan, dunya.com
****

Zannediyorum en çok tartıştığımız, en çok anlamakta zorlandığımız, ve objektif olamadığımız konulardan biri tarih konusudur. Tarihin ne olduğunu bilmiyoruz ama üzerinde sürekli konuşuyor, yalan yanlış öğrendiğimiz birkaç bilgiyle tarihçi kesiliyoruz. Zaman zaman küfrediyor, zaman zaman göklere çıkarıyoruz. Yani işimize geldiği gibi değerlendirip, kendimizce iyi veya kötü yargısı yapıyoruz.

Meşhur tarihçi Naima’ nın, “Tarih, faydası herkesi kapsayan bir ilimdir. Yaşanılan çağın olaylarıyla, eski çağın olaylarını karşılaştırıp sonuca varmak gerekir” sözüne kulak vermek gerek.

Tarih, geçmişte  yaşanmış olayları, olayların kişilerini yer, tarih vererek geleceğe aktarır. Tarihin görevi budur. Bu günün tarihi yazılmaz, bu günün tarihinin yazılabilmesi için belli bir zaman geçmesi ve olayların olgunlaşması, netleşmesi gerekir.

“İnsan, tarihe her istediğini söyletebilir; çünkü ölüler itiraz edemezler” der, Cenap Şehabeddin.

Ölülere yapılan haksızlık, yaşayanlara yapılan haksızlıktan bin kat daha kötüdür. Çünkü yaşayan itiraz edebilir.

Tarihi yazmak değil, asıl önemli olan tarih yazdırmaktır. Tarihini unutanlar asla tarih yazdıramazlar.

Asırlar boyu tarih yazdıran biz, neden şimdi tarih yazdıramıyoruz?

Çünkü geçmişimizi unuttuk, hatta reddettik. İyi örnekleri almayı, kötü olanları bir daha tekrarlamamayı şeçmedik. Gerçekten uzaklaştık, geleceğimize yön çizemedik.

Çağları aşmak yerine, hala çağı yakalamayı hedefliyoruz. İlimde, fende, teknolojide hala çağlar üstü bir düzeyde değiliz. Geçmişten ders çıkarmadık.

Küçük düşünenler, büyük düşünenlerin rüyalarına bile ulaşamazlar.

Tarihin en önemli görevi geleceğe ışık tutmasıdır.“Tarih, muazzam bir erken uyarma sistemidir” der, Norman Cousins.

Bu gün yaşadığımız bir çok kötü olayın kaynağının geçmişi bilmememizden kaynaklandığı gerçeğini iyi bilmek gerek. Geçmişi iyi bilmek, geleceğin inşası için çok önemlidir. 

Tarihimize sahip çıkalım, hatta hiç olmadığı kadar. 

“Tarihte ilk kez dram olan bir olay, bir kez daha tekrarlanırsa komedi olur” der, Kari Marx

Bakın yine tarih tekerrür etmeye başladı. Bunlara engel olalım.

Dostu düşmanı iyi bilelim.

 Alıntı : D.ALİ GÜLTEKİN, yenigüngazetesi

Gerçek Dostlar  ⚠️                                                                                                                 İbrahim Birol, http://ibrahimbirol.blogspot.com.tr/ - Google'da Ara                             8 Aralık 2020 Antalya-Türkiye


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder