28 Temmuz 2020 Salı

SANAL VE GERÇEK DOSTLUKLAR


           

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                       


 Merhaba Gönül Dostlarım,
 
Blog sayfalarımda ' Gerçek Dostlar' ile ilgili sizlerle okadar çok yazılar paylaştım ki O zamandan bu zamana değişmeden, felsefede, yazında, şiirde, filmlerde en çok işlenen konulardan biri olmuş dostluk. Aşk öyküleri kadar, hatta daha çok anımsanan bir ilişki biçimi. Aşktan üstün olduğu kabul edilmiş çoğu kez. 
 Çocukluğumdan anımsadığım en güzel dostluk kitabı 'Pall Sokağı' nın Çocukları'dır. Sonra çocukluğumun Türk filmleri gelir dostluğu anlatan, dostluğun önemini aklıma kazıyan. Büyüdükçe yaşama, deneyimlere uzanan dost kavramı, görüşmelerde de çıkıyor karşıma. Soruyorum "Arkadaşlarınız var mı?" Yanıt benzer geliyor çoğu kez: "Çok insan tanırım, ama gerçek dostum yoktur" ya da "Çok arkadaşım var ama dostum diyeceğim bir iki kişidir." Arkadaşın da bir üst düzeyi, arkadaştan da yakını gösteren bir tarif. 
" Gerçek dostların birlikte çekildiği çok az fotoğrafı vardır.”

Gerçek dost, karşılık beklemeden seven, yalansız, riyasız, çıkarsız, yüreğinin derinlerinden gelen en doğal, en içten, en paylaşımcı, en insani duygularla sevendir.
Hatta hayatını emanet edebileceğin kadar yakın olduğundur. Sizin sıkıntılı olduğunuzu fark edip yanınızda olandır.Varken  varlığı, yokken yokluğu paylaşandır. Bazı dostluklar menfaat ve çıkar amaçlı kurulur, çünkü dostluk kılığına giren menfaatlerle sık sık karşılaşırız. 
Bu dostluğun ne kadar değerli bir şey olduğunu gösterir, çünkü menfaat kendi kimliğiyle ortaya çıkar. Öteki yandan da o kişiyi tanımadan güvenmememiz gerektiğini anlamamızı sağlar. Gerçek niyeti gördüğümüzde hepimiz “Beni sırtımdan vurdu” deriz, bu insanların sizinle olan dostluğu sadece menfaatleri içindir ,ya alacağını almıştır; yada sizde bulamamıştır .Yani lafın kısası, bizler tanımadan herkesi dost diye görmemeliyiz. Dostluklar pörsür, gölgelenir, zedelenir. Bunlar zaman geçtikçe olur. Ama “Zaman yapar bunu" diyemeyiz, zaman içinde savrulan, değişen, gerçek yüzleri ortaya çıkanlardır.

En iyi dileklerimle, Esen kalın

~ İbrahim Birol ~
 Not : Bu yazımızı okumadan önce, aşağıda linkteki müziği açın ve kulaklıkla dinleyiniz lütfen.

****
SANAL VE  GERÇEK DOSTLUKLAR

Öyle bir giriyoruz ki birbirimizin hayatına,
hiç farkına varmadan anlamadan bir anda onun hayatında oluveriyoruz....!
Yazarak, izleyerek, tuşlara dokunarak, yüreğimizde hissederek konuk oluyoruz birbirimizin hayatına....!
Yazdıklarımızda, okuduklarımızda, paylaşımlarımız da, mesajlarımızda,
yakın gördüklerimizi bir daha kaybetmemek adına özelimize alıyoruz,
Bir süreklilik getiriyor sonra bu....!
Her gün her yazısını, her paylaşımını, her mesajını merakla bekliyoruz o kişinin
Bu gün ne yapmış?
morali bozuktu bir ara
düzeldi mi acaba?
Hastaydı iyileşti mi?
Sevgilisiyle sorunları vardı düzeldi mi?
Annesiyle tartışmıştı ne oldu acaba?
Ve derken derken hayatımıza almış oluyoruz o kişileri, Yakın takibinde oluyoruz....!
Ne yaptı ne etti ?
Bazen yazdıklarını da yeterli bulmuyoruz daha derine inip sorunlarına ortak olmak istiyoruz
Öylesine yakın hissediyoruz ki kendimize....!
Yazdıklarının haricinde anlamlar da yüklüyoruz yazdıkları mesajlara
Bu kız üzgün bak....!
kapatmaya çalışmış ama
kapatmayı beceremediği bir mutsuzluk var yazdıklarında
Ve bir şeyi anlıyoruz....!
Bazı insanlar aynı biz....!
O kadar bize yakın, o kadar can, o kadar candan ki; Özümüz kadar yakın buluyoruz onu....!
Seviyoruz....!
Üzüntülü satırlarında hüznünü,
Satırlardan taşan sevinçlerinde mutluluğunu paylaşıyoruz....!
Çok uzaklarda yüzünü göremediğimiz ama canımız kabul ettiğimiz dostumuz oluyor
sevgiyle yaklaştığımız....!
kaybolmasını istemediğimiz canımızdan can oluyor....!
En Kalpten Sevgilerimle ..
Alıntıdır

https://youtu.be/bglUAFoEQGE   ⚠️   





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder