11 Mayıs 2019 Cumartesi







RAMAZAN GELENEKLERİ ( 1 )


büyük çamlıca cami resimleri ile ilgili görsel sonucu


Merhaba Gönül Dostlarım,

Ramazan ile ilgili yazılarım aynı hızla devam ediyor. Bu bölümde eski  Ramazan Geleneklerimizi tanıtmaya çalışacağım. Tanıtım yazımızın uzun olması nedeniyle üç bölüm halinde sunacağım bu yazıda, eski  Ramazan Geleneklerimizden neleri yitirdiklerimizi veya  günümüze kadar gelenleri hep birlikte incelemek merak edenlere  çok ilginç gelebilir. 


İbrahim  Birol

Ramazan Gelenekleri Haline Gelen Zaman Habercileri
Dönemin şartları düşünüldüğünde Ramazanın başlangıcı imsak ve iftar saatlerinin belirlenmesi ve halka duyurulması için kullanılan yöntemler, Ramazanı insanlara sevdirmek ve maneviyatını pekiştirmek amacıyla birer sanat haline gelmiştir.
Ramazan ayının başlangıcı o zamanki koşullarda Ramazan hilalini gözetlemekle görevli kişiler tarafından belirlenirdi. 

eski zamanda mahya resim ile ilgili görsel sonucuRamazan hilalinin bildirilmesiyle mahyalar yakılır ve halka Ramazan ayının geldiği bu şekilde bildirilirdi. Ramazan gelenekleri içinde mahya sanatı günümüzde hala çok önemli bir yer teşkil etmektedir. Mahya çift minareli camilerin arasına içleri zeytinyağı ile doldurulan kandiller ile yazılan Ramazanı ifade eden yazı sanatıdır. Osmanlıdan günümüze gelen bu gelenek ile Ramazan ayında ışıl ışıl olan camiler Ramazan coşkusunu yansıtmaktadır.
İmsak ve iftar vakitlerindeki top atışları Sultan 3. Mustafa zamanında Rumeli Hisarı’nda başladı. Daha sonra tüm ülkeye yayıldı.
Yine dönemin koşullarına göre halkı sahur vaktinde uyandırmak amacıyla başlanan bir diğer Ramazan geleneği günümüzde de temsili olarak devam eden Ramazan davulcularıdır. O dönemde genellikle mahalle bekçileri bu görevi yerine getirmekteydi. Mahalle halkına da aşina olan Ramazan davulcusu, her evin kapısında o aileye yönelik yarı esprili bir mani okur, harçlığını alır ve diğer eve doğru yoluna devam ederdi. Evinde hasta olanlar, cam önüne sarı renkli bir çiçek koyar, Ramazan davulcusu o evin önünden geçerken davul çalmazdı. Bazen ilk gece mahallenin gençleri de davulu alarak tüm mahalleyi fenerlerle dolaşırlardı.

Ramazan davulcuları sadece halkı sahur için uyandırmakla kalmayıp, bir sahur eğlencesi haline gelmişti. Bu sebeple günümüze kadar gelen bu gelenek hale devam etmektedir.
ramazan davulcuları resim ile ilgili görsel sonucuRamazan Gelenekleri ile Halkın Bütünleşmesi
Maneviyatın en yoğun yaşandığı, tüm dünyevi yaşama bir anlamda ara verildiği mübarek Ramazan Ayında Osmanlı döneminde bu duyguları pekiştirecek pek çok şey yapılmış, bunlar gelenek haline getirilmiştir.
Ramazanın gelişiyle padişah tarafından hazırlanan “Tembihname” ile ramazan boyunca herkesin birbirine saygılı olması, yardımlaşması ve Ramazanın ruhuna uygun hareket etmesi halka duyurulurdu.
Evler, sokaklar, camiler her yer Ramazan gelmeden önce temizlenirdi
Mutfaklarda Ramazan hazırlığı yapılır, devlet esnafın fiyatlarını ve ürünlerini denetler. Zam yapılmaması ve hatta indirim yapılmasını tebliğ ederdi.
Berberler parası olmayanları ücretsiz tıraş ederdi. Bu sebeple Ramazan boyunca hep açık olan dükkanların başında berberler gelirdi.
Esnafların veresiye defterlerindeki borçların varlıklı kişilerce ödenmesi de bir Ramazan geleneği idi. Bu yardımın en anlamlı yanı ise, ne yardımı yapan kimin borcunu ödediğini bilirdi ne de borcu ödenen bu yardımı yapanın kim olduğunu.
Bir başka adet, ramazan gecelerinde sokaklarda ikram edilen şerbetlerdir. Teravih şerbeti adı verilen bu gelenek ile namaz sonrası halka şerbet dağıtılmasıdır.
Maddi ve manevi her şeyin paylaşılmasını esas alan gelenekler ile Ramazan toplumca bir bütün olarak yaşanırdı.
Sahur saatlerine kadar süren Ramazan eğlenceleri içerisinde Karagöz, meddah ve orta oyunu yer almaktadır.
Ramazan ayının ilk 10 gününde Padişahın huzurunda önemli alimlerin katılımıyla tefsir dersleri yapılırdı. Bu derslere huzur dersleri adı verilirdi.

Digital Yazarlar

Alıntı
  • ( Devam edecek)


 Günün Sözü : " Herkes cennete gitmek ister ama, kimse ölmek istemez."

İbrahim Birol,  http://ibrahimbirol.blogspot.com.tr/
11 Mayıs 2019, Antalya-Turkey




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder