30 Eylül 2020 Çarşamba

HAYAT PAYLAŞINCA GÜZEL


 







Merhaba Gönül Dostlarım,

Hayatı paylaşmak nedir sizce?


Ekmeği, suyu, sevgiyi, hüznü, sevinci, hastalığı, sağlığı, parayı, malı, mülkü, evlatları vs. bunlar mıdır?

Gerektiğinde ölümü göze almak mıdır, hayatı paylaşmak? İki tartışmada "elin oğlu" "elin kızı" olmuyor mu karşınızdaki?

Hani hayatı paylaşacaktık ne oldu? En ufak bocalama da "hayatımm" diye seslendiğimiz insan bitti mi?

Biz insanlar hep kendimizi düşünürüz; aman ben iyi olayım, benim karnım doysun, ben mutlu olayım gibi...                                                                                                             Oysa ki, hayat paylaşınca güzel.

Hep ben odak noktası olmamalı. Rızkı veren Allahü Teâlâ'dır. Üç günlük dünya kefenin cebi yok, geç kalmadık yaşıyorsak. Yalnızca kendimizi düşünmemeliyiz. Elimizden geleni yapmalıyız, bugün varız yarın yokuz bu hayat felsefesiyle yaşamalıyız. düşünmeliyiz, bencil olmamalıyız. Zenginlik sadece paranın olması değil ki...Kimi insanlar var, parasını kendine yer, başkasını düşünmez. Kimi insanda vardır; fakirdir gönlü zengindir, olduğu kadarını paylaşır. Şu üç günlük dünyada paylaşmamak niye? Neden hep kendimizi düşünüyoruz ki...Oysa paylaşsak elimizden geldiği kadar, dünya neden bu halde olsun ki.

Paylaşmak sadece maddi olarak değil, manevi olarak ta paylaşmayı bilmeliyiz. Acıyı, sevinci, hüznü de paylaşmak gerek. Unutmayın arkadaşlar dertler sıkıntılar paylaştıkça azalır. Birbirimizi sevelim, birbirimize yardımcı olalım ki, Rabbim bizden razı olsun. Şu yalan dünya için değmez, sonsuz ebedi dünya varken...

Alıntı: kizlersoruyor.com

****

Hayat paylaşınca güzel 🙂
Köyün birinde fakir bir çiftçi yaşarmış. Tarlası sadece kendisini beslemeye yetiyormuş. Her gün Allah’ın ona bolluk ve zenginlik vermesi için dua ediyormuş. Allah’a birde yol gösteriyormuş :
Bak Allahım ,yarın gidip şu ağacın altını kazacağım. Neden oraya geceden bir hazine koymuyorsun ? Bende sabah bulurum. Söz veriyorum , yarısını ülkenin en fakirleriyle paylaşacağım.
Bir gün köye arkası altın yüklü bir at arabası gelmiş. Parıldayan altın yığınının tepesinde altından bir kral oturuyormuş. Her yanı parlıyormuş.
Çiftçi, ”sonunda dualarım kabul oldu. Allah bu bir araba dolusu altını bana göndermiş olmalı” diye düşünmüş.
Ve at arabası gerçekten onun önünde durmuş. Ama kral ona altın vermek yerine açık elini uzatmış ve “Bana verecek neyin var?” diye sormuş.
Çiftçi çok şaşırmış. Neden ona bir şey versinmiş ki? Söylene söylene elini taşıdığı ağır pirinç çuvalına daldırarak krala tek bir pirinç tanesi uzatmış. Kral da ona teşekkür ederek yoluna devam etmiş.
Kralın gidişinden sonra çiftçi eve dönmüş ve kendine öğle yemeği hazırlamak için bir avuç pirinç almış. Ve avucundaki beyaz pirinç tanelerinin arasında tek bir altın pirinç tanesi olduğunu görmüş. Çiftçi bir pirinç çuvalına birde altın pirinç tanesine bakmış ve ne kadar az verip karşılığında ne kadar az aldığını görerek ağlamış.
MESAJ : Dünya bolluk doludur ve bu bolluk paylaşmakla artar. Paylaşmaz ve biriktirirsen enerjinin içeri girmesini de engellersin. Esirgeme, elindeki bolluğu, fırsatları, zamanını, ekmeğini paylaş.
Hiçbir karşılık beklemeden paylaşmak, hayata ”teşekkürler” demenin harika bir yoludur ve gerçek anlamda şükran duymanızı sağlar.
Alıntı :J.M. Liberman’ ın Masal Terapi kitabında

https://youtu.be/qqW29e-kRMM

https://youtu.be/lFcmH9yno4Q

Günün Sözü: " Paylaşılacak dostlarınız yoksa iyi şeylere sahip olmanın bir zevki de yoktur. " Seneca




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder