.YIL
Merhaba Gönül Dostlarım,
Dizi sektörü hem dünyada hem de Türkiye’de uzun süredir ‘eğlencelik’ olmaktan çıktı, popüler kültür hayatına yön veren başlıklardan biri haline geldi. Uyarlamalar ve kimi repliklerle edebiyatın, çıtası yükselen oyunculuklar ve yönetmenliğin öne çıktığı yapımlarla sinemanın, oyuncu seçimleriyle tiyatronun, şarkılarıyla müzik dünyasının, set alanlarıyla turizmin gündelik hayatımıza nüfuz etmesini sağladı. Üstelik son senelerde Türkiye’nin dünyaya duyurulmasında da diziler çok büyük rol oynadı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un açıkladığı rakamlara göre dizilerimiz 156 ülkeye ihraç ediliyor ve tüm dünyadaki TV içerik ithalatının yüzde 25’ini yerli yapımlar oluşturuyor. İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç ise yerli dizilerin yılda 300 milyon dolarlık ihracat yaptığını, bu alanda İngiltere, ABD, Fransa ve Almanya’yla birlikte ilk beş ülkeden biri olduğumuzu belirtiyor
Alıntı : hurriyet.com.tr
yılları aşan tecrübelerinden hareketle kaleme aldığı yapıtlarla hem büyük bir okur kitlesine ulaştı hem de yazdığı yapıtlar televizyon dizilerine uyarlanma şansı yakaladı. Gülseren Budayıcıoğlu kitapları hangi dizi uyarlamasına dönüştürüldü, sorusu okuyucuların ve seyircilerin son dönemde en fazla merak ettiği hususlar arasında geliyor.
Gülseren Budayıcıoğlu kimdir?
Açıklama
Doğum tarihi: 1947 (74 yıl yaşında), Ankara
Eşi: Aydın Budayıcıoğlu (e. 1973–2007)
Etkin yıllar: Psikiyatri Uzmanı 1977-günümüz; Sunucu 1965-; Yazar 2004-günümüz
Eğitim: Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi (1966–1972), TED Ankara Koleji
Sevgili Arkadaşlarım,
Önce kitaplar, sonra diziler derken bugüne kadar edindiğim birikimleri sizlerle paylaşıyor olmaktan çok mutluyum.
Yazdığım her kitap ve imzamı attığım her dizide öncelikli amacım bir yandan sizlerin güzel vakit geçirmenizi sağlarken, bir yandan da hastalarım aracılığıyla hayatın bana öğrettiği görünmeyen yüzünü sizlere gösterebilmek.
Her birimizin hayatının görünmeyen yüzleri var ve bunlar bizleri çok acıtıyor. Bu dizilerde ise bizi çok acıtan yaraları birbirimizle paylaşalım, “Bunları yaşayan bir tek ben değilmişim” diyelim ve çözüm yollarını hep birlikte görüp anlayalım.
Gerek mektup gerekse birbirinden güzel mesajlarınızla bu konuda beni yüreklendiriyorsunuz. Ancak Masumlar Apartmanı ve Kırmızı Oda baz alınarak yapılan bir araştırmadan kısaca söz etmek isterim.
Katılımcıların %82’sinin bu dizilerden en az birini izlediğini,
Bugüne kadar hiç dizi izlemeyen kişilerin %57’sinin bu dizileri izlemeye başladığını ve dizilerin televizyon dışında başka platformlarda da izlendiğini,
Bu dizilerden sonra Psikiyatrik yardım almaya %95 oranında daha sıcak baktıklarını,
Dizideki karakterlerin çoğuyla %57 oranında kendilerinde benzerlik bulduklarını,
Psikolojik konuların işlenmesini %80 oranında olumlu bulduklarını,
Dizilerin izlenme nedeninin %90 oranında senaryo ve hikayeye bağlı olduğunu gösterdi.
Sonuç olarak bu araştırma toplumun psikolojik temalı dizilere olumlu baktığını, bu kadar izlenmesindeki en önemli unsurun senaryo ışığında psikolojik teması olduğunu, toplumda yeni bir bakış açısı oluşturabildiğini ve insanları olumlu etkileyebildiğini göstermiştir.
Araştırmayı düzenleyen Bolu’da felsefe grubu öğretmeni Sn. Duygu Destur, öğrencileri Murat Yılmaz ve Gamze Karaduman’a teşekkürler.
Bu araştırma Tubitak 220452. Türkiye yarışmasında Ankara bölge finaline seçildi.
Çok sevgilerimle…
Dr. Gülseren Budayıcıoğlu
Günün Sözü :
Gerçek Dostlar İbrahim Birol, http://ibrahimbirol.blogspot.com.tr/ - Google'da Ara 22 Nisan 2021 Antalya-Türkiye
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder