2 Ocak 2020 Perşembe

ESKİ YILIN ARDINDAN



Görüntünün olası içeriği: gökyüzü, bulut, dağ, açık hava ve doğa


Merhaba Gönül Dostlarım,

Yeni yıl yeni umutlarla geldi. Bugün 2020 yılının  ikinci günü,  her yılda olduğu gibi yeni yıl mesajları ile karşıladığımız birbirimize iyi dileklerimizi, sevgilerimizi ilettiğimiz değişik mekanlarda yeni yıl kutlamaları ile karşıladığımız ve  aynı zamanda  2019 ' un sıkıntılarını geride bırakarak yeni  bir yıla yeni umutlarla girdik

Acısıyla, tatlısıyla, iyisiyle, kötüsüyle, hüznüyle, mutluluğuyla bunların hepsi hayatımızın birer parçası  zaten. Bütün bunlara şöyle bir bakıp Allah’a şükretmeliyiz.
Koskoca bir yıl daha (2019) geride kaldı. Ancak geride kalan yalnızca koskoca bir yıl değil elbetteki!..
Olumlu ya da olumsuz yaşadıklarımızda geride kaldı. Ne var ki 2019 yılında yaşadıklarımızın etkisi belki de bir ömür boyu sürecek. Kayıplarımızın, kazançlarımızın etkisi bizi belki bir ömür boyu etkileyecek. Ancak kalıcılığını koruyacak olan ve durmadan tekrarlanacak bir şey var ki birileri yine hatalarından ders almayacak. Yaşadıkları olumsuzlukları tekrarlamaya devam edecek. Israrla, durmadan...

Hep bir yerlerde ve bir şeylerle kendilerini ‘haklı’ çıkarmaya çalışacaklar. Oysaki önemli olan sanırım olaylara büyük pencereden bakmak.
Yani yaşadıklarımızdan ders alabilmek. Geçmişteki kayıplarımızdan aldığımız dersler, gelecekteki kazançlarımızın temelini oluşturmalı diye düşünüyorum. Yoksa yaşamı boşa yaşıyormuşuz gibi geliyor bana...
Umarım yeni yıl hepimize artılar güzellikler getirsin. Siz dostlarıma ayrı ayrı sevgilerimi gönderiyorum...

Yeni yıllar, yeni umutları da beraberinde getirsin istiyoruz. Ancak farkında olmadan ya da bazen farkına vararak, yaşamımızda yenilikleri istediğimiz halde geçmişe takılıp kalabiliyoruz. Ne için? Kim için? Yanlızca kendi hırsımıza yenik düştüğümüz için. Geri adım atmamak için. Geri adım atınca ya da öz eleştiride bulunduğumuzda sanki bu bir zayıflıkmış gibi algılanıyor. Önemli olan insanın öz eleştiri yapacak gücü ve cesareti göstermesi ‘çok önemli’ diye düşünüyorum.

Değişim herkes için. Gelişmek için değişmek şart. Değişim olmadan gelişim olmuyor. Önemli olan eksikliklerimizin olması değil. Eksikliklerimizin farkında olmamız ve eksikliklerimizi, tamamlamaya çalışma çabamız. Peki kaç kişi bunu yapabiliyor?

Biten bir yılın ve kayıplarımızın nedenini iyi değerlendiremezsek gelecekteki kazançlarımızdan olacağımızı da unutmamalıyız.

2019 yılı maalesef ülkemiz için biraz sancılı geçti. Ekonomik sıkıntılar, büyük depremin habercisi sarsıntılar, sınır ötesi harekât yapma zorunluluğunun doğması, kadın cinayetlerindeki artış, çocuk istismarları,yargı bağımsızlığında görülen gevşemeler, adalete güvenin günden güne azalması, gelir dağılımında karşımıza çıkan çarpıklıklar,  çözülmesi gereken bir yığın sorunlarla giriyoruz 2020 yılına.

Herkese yeni yılın, en başta sağlık daha sonra ise kayıplarınızın az olduğu, kazançlarınızın daha sonra kayıplarla sizi hüsrana uğratmayacak kazançlar olmasını diliyorum. Her şey dilediğiniz gibi olsun...
Bu yıla kadar yaşamdan ne bekliyorum ya da yaşam bana ne verdi, diyenlerdenseniz; geç kalmış sayılmazsınız. Şimdi ben yaşama ne verdim demenin belki de tam zamanı!

Hoşçakal 2019, Merhaba 2020.


****
Hürriyet Gazetesi  köşe yazarı Doğan Hızlan' ın, 1 Ocak 2019 da  gazetedeki  köşe yazısından alıntıdır,
Zaman dilimleri belki de bir aldatmacadır. Arkamızda bıraktıklarımızın bizi takip etmeyeceğine olan inancımızdır.
Yeniden başlamak mümkün mü? O umudu taşıyoruz. Hayatımızın ajandasını kapatıyoruz, yeni bir ajandanın ilk sayfasına not düşüyoruz.

“Günler gelip geçmektedir
 Kuşlar gibi uçmaktadır”.
Alışkanlıklarımı yeni yılda da sürdüreceğime, bazılarından vazgeçemeyeceğime inanıyorum. Bence özeleştirinin teslimiyet durağıdır.
KAYBETTİĞİMİZ yakınlarımız elbet yılı tanımlayan unsurlar arasında yer alır. Onlarsız bir yıl... Tahammül sınavından geçiyoruz çoğu zaman.
Eskiden yeni yıl tebrik kartları gönderilirdi, şimdi çok az yazılıyor. Bir metin hazırlıyorsunuz, bir düğmeye basıyorsunuz, böylece bütün fanilerin yılbaşını kutlamış oluyorsunuz.
Bireysel ilgi taşımayan girişimler beni ne memnun eder ne de mutlu.
Yılın ilk günü ne yaparsanız, hep onu yaparmışsınız.
Bu sözün doğruluğunu ispat edenlerden biri ben miyim acaba? Yeni yılın ilk günü gazeteye gelir, kütüphaneme uğrarım.
Postacıya izin günü ne yapacaksın diye sormuşlar,  şöyle bir mahalleyi dolaşacağım' demiş.
Çok seyahat etmeyen, yerleşik insanları severim.

Doğan Hızlan- Gazeteci

https://youtu.be/l_sS6plpd-c

 Günün Sözü : " Yeni yıl" diyoruz ama dünyamız yaşlanıyor, Sevinenler varsa da çoğunluk telaşlanıyor…"
Kaynak Yeniçağ: Yılbaşı düşünceleri… - Ahmet SEVGİ

2 Ocak 2020, Antalya-Turkey




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder