28 Mart 2020 Cumartesi

YİNE GELİR BAHAR DEĞİL Mİ?























Merhaba Gönül Dostlarım,

Korona (Corona) artık bir hastalık, bir virüs salgını değil. Bir korku dalgasına, bir panik rüzgarına, bir yıkıcı fırtınaya dönüştü. Hastalık kontrol altına alınıyor, alınacak. Ama bu korku, bu panik insanları, toplumları, devletleri anormal davranışlara, tedbirlere sürüklüyor. Salgını önlemenin ötesinde yeni bir toplum düzeni inşa etmenin işaretlerini görüyoruz.

ÜLKELER, ŞEHİRLER ÇÖKÜYOR. YAŞAM TARZIMIZ DEĞİŞİYOR. 

Bir savaş yöntemi, bir intikam aracı, ülkeleri çökerten bir saldırı yöntemi olarak kullanılacak sanki. O zaman sağlık meselesi olmanın ötesinde yepyeni bir gerçekle karşı karşıya kalacağız demektir. Ülkeler çöküyor. Şehirler çöküyor. Ticaret çöküyor. Sanayi çöküyor. Okullar kapanıyor. Toplu ibadetler durduruluyor. Bugüne kadarki yaşam tarzımız değişiyor. Birbirimizle ilişki biçimimiz, birbirimize davranış biçimimiz değişiyor, güven ortadan kalkıyor. Bir arada yaşama isteğimiz, irademiz, becerimiz çöküyor. Sosyal alan ağır darbeler alıyor. Hastalığın yol açtığı panik, kapitalizm, serbest piyasa ekonomisi, Batılı yaşam tarzı sorgulanacak. En önemlisi de özgürlükler daralıyor. Hem de hayatın bütün alanlarında. Gündelik insan davranışından siyasi alışkanlıklara kadar. Korona hepimize yeni bir yaşam biçimi dayatıyor.

GELECEĞİN HABERCİSİ: YENİ SİYASİ SİSTEMLER, YENİ EKONOMİK MODELLER..

Birçok ülke, benzer şekilde fırsatçılık yapıyor. Hesaplarını Korona’ nın oluşturduğu psikolojik atmosferi kullanarak sahaya sürüyor. Uluslararası sistem diye bir şey zaten kalmamıştı, şimdi tamamen kilitlendi. Önerim Korona sonrasını düşünmek. Yeni siyasal, sosyal, kültürel eğilimleri ölçebilmek. Yeni yaşam biçimleri üzerinde kafa yormak. Yeni sosyal ağları irdelemek. Sanki yeni toplum modelleri, yeni siyasi modeller, yeni bireysel ilişkiler, yeni hassasiyetler oluşacak. Hatta yeni siyasi sistemler. Yeni ekonomik modeller. Korona geleceğin habercisi gibi.

İbrahim Karagül GAZETE YAZARI
****
Family shopping in supermarket Stok Fotoğraf - 33603840Portrait of family of travelers in tent looking at camera Stok Fotoğraf - 28682485Burlington, Vermont, USA at Church Street Marketplace. Stok Fotoğraf - 91984110

DEĞİL Mİ..
“Ne büyük nimetmiş değil mi
Çayı koydum gel diyebilmek bir dosta
Derin sohbetler etmek çay kaşıklarının sesleri arasında.

Ne güzelmiş,
Çiçek açan kayısı ağaçlarının
Mis kokulu leylakların altından yürümek
İçine çekerek kokusunu doya doya

Papatyalar toplayıp taç yapmak saçlarına.
Ne büyük nimetmiş çocuklarınla bir parkın yolunu tutmak                                            
Onların salıncaktaki gülümseyen yüzlerini seyretmek.
Okula bırakmak sabah vakitlerinde.

Ve dolaşmak bi hafta sonu
Bütün gün bir alışveriş merkezinde..
Ne güzelmiş,
Yağmurda yürümek bir şemsiyeyle                                     
Yahut bir bankta oturmak güneşli bir günde.
Sonra binip gitmek bir otobüse
Bir vapura ya da ,martılar eşliğinde.

Ne büyük nimetmiş her gün farkında olmadan yürüyüp gittiğin o cadde
Selam verip tanıdık esnafına geçtiğin sokaklar.
Gökyüzünde süzülen kuşlara çevirmek yüzünü
Ne güzelmiş.

" Yine gelir değil mi bahar?
Yine uzamaz kış bu kadar
Ama bu kez biliriz kıymetini
Değil mi...”

İnan Durak Taş

https://youtu.be/Z26wNSm1jM8


İbrahim Birol, http://ibrahimbirol.blogspot.com.tr/ 
28  Mart 2020, Antalya-Türkiye

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder