4 Haziran 2017 Pazar

KISA HİKAYELER ARŞİVİ ( 1/3)



veren el alan elden üstündür resmi ile ilgili görsel sonucu

Merhaba Gönül Dostlarım,



Ramazan ayı boyunca yayınlayacağım yazıların devamı niteliğinde olan " Kısa Hikayeler Arşivi" n den bir kaç hikayeyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın pekiştiği, sevgi, saygı ve kardeşlik duygularının daha da güçlendiği bir aydır Ramazan ayı.

Fıtır sözlükte “Orucu açmak”, fitre de “Yaratılış” anlamına gelir. Buna “Fıtır sadakası” denir ki, fıtrat sadakası, yani sevap için verilen yaratılış atıyyesi demektir. Dini bir terim olarak şöyle tanımlanır: Ramazan Bayramı’na yetişen ve temel ihtiyaçlarının dışında belli bir miktar mala sahip olan Müslümanların kendileri ve velâyetleri altındaki kişiler için yerine getirmekle yükümlü bulundukları mâlî bir ibadettir.
Fıtır sadakası, Ramazan orucunun farz kılındığı hicretin 2. yılı Şaban ayında, zekâttan önce meşru kılınmıştır. Bu bir yardımlaşma olup, orucun kabulüne, ölüm sırasındaki sıkıntılardan ve kabir azabından kurtuluşa bir vesiledir. Yoksulların ihtiyaçlarını gidermeye ve onların da bayram sevincine katılmalarına bir yardımdır.Oruç tutma, İbadet ve aynı zamanda Fitrelerin verilmesi ve yardımların daha çok yapıldığı bir aydır.
Veren el alan elden hayırlıdır sözünün açıklaması :     İnsanlar yapılan hayırda başkalarını mutlu ve sevindirmenin daha iyi olduğunu belirten bir sözdür. İnsanlar için iyi bir şeyler yapmanın önemine değinen islami bir söylem. özü, insanlara yardım etmenin, onları mutlu etmenin, faydalı eylemlerde bulunmanın daha önemli olduğudur. Nitekim insanları mutlu etmek, bize daha fazla manevi tatmin sağlar. Çünkü birine mutluluk verdiysek, biz de sırf o mutlu olduğu için daha mutlu hissederiz. yapılmış psikolojik istatistiklere göre, hediye vermek insani hediye almaktan daha mutlu ediyormuş.

Önce Kendinizi Sevin ve sonra da Sevdiklerinizin değerini bilin ki, Mutluluğunuz daim olsun...
En iyi dileklerimle. Esen kalın..
  


ressam resmi ile ilgili görsel sonucuRessam
Köyde yaşayan yaşlı bir ressam vardı. Olağanüstü güzel resimler yapıp iyi fiyata satardı. Bir gün köyden bir fakir gelip dedi ki :
-Yahu senin durumun iyi.  Neden kimseye yardım yapmıyorsun.  Bak fırıncı fakirlere ara ara bedava ekmek veriyor. Kasap bazen bedava et veriyor. Sen neden hiç yardım etmiyorsun?
Ressam tebessüm etti ama bir şey demedi.
Bu fakir bütün köyde sabah akşam ressamın aleyhinde konuşuyor ve ressamı kötülüyordu.
Bir gün ressam hasta oldu. Kimse de onun yanına gelmedi ve sonunda ressam öldü. Aradan bir kaç gün geçti. Artık ne fırıncı ekmek verdi fakirlere ne de kasap et verdi. Sordular neden fakirlerin hakkını kestiniz?
Dediler ki her ay başı o merhum ressam bize para verip fakirlere ekmek ve et vermemizi söylerdi. O ölünce para veren kalmadı. İşte o yüzden...
 
Alıntı : Kısa Hikaye Arşivi
 
 
fırından ekmek alan insan resmi ile ilgili görsel sonucuHediye
Fırına geldiğimde ortalıkta ekmek görünmüyordu. Eski bir dostum olan fırıncı,
"Biraz bekleyeceksin hocam," dedi. "İki-üç dakikaya kadar çıkartıyorum."

Kenardaki tabureye oturup beklemeye koyulurken, içeriye yaşlıca bir adamın girdiğini gördüm. Eskimiş ceketinin sol yakası altında bir madalya parıldıyor ve yürürken hafifçe topallıyordu. Selam verdikten sonra, fırıncının tezgahına yaklaşarak,
"Ekmeklerimi alayım," dedi. "Benim ikizler acıkmıştır."

Fırıncı, adamın kendisine uzattığı torbayı alarak tezgahın altına eğildi ve bir gün öncesine ait olduğu anlaşılan ekmeklerden dört-beş tane çıkardı.

Ben o arada oturması için kendi yerimi o adama vermiş, tezgahın yanına iyice yaklaşmıştım. Ekmeklerden birkaç tanesinin şekli değişmiş, katılaşmış, taş gibi olmuştu.

Fısıltı şeklinde fırıncıya sordum. Neden taze ekmeği beklemesini söylemiyorsun? Biraz sonra çıkacak ya!..

"Bayat ekmekleri kendisi istiyor." dedi fırıncı. "Çok fakir olduğundan, ona yarı fiyatına veriyorum."

"Kim bu adam?" diye sordum.

"Kore gazilerinden " dedi. "Oğluyla gelini bir trafik kazasında vefat edince, ikiz torunlarını yanına almıştı. Yıllardır onlara bakıyor, hem de çok az bir maaşla."

Fırıncının anlattıkları karşısında içimin yandığını hissediyor ve ufak da olsa bir şeyler yapmak istiyordum.

"Aradaki farkı ben vereyim," dedim. "Hiç olmazsa bugün taze ekmek yesinler.

" Fırıncı, teklifimi kabul etti ve biraz sonra da, fırından yeni çıkan taze ekmekleri adamın torbasına doldururken şekli bozuk, bayat ekmekleri de tezgahın altına koydu.

"Çok şanslısın hacı amca," dedi. Çocuklar için sana bugün pasta gibi ekmek vereceğim."

Yaşlı adam, bir evlat sevgisiyle kucakladığı torbayı göğsüne bastırırken. "Allah, senden razı olsun evladım" dedi.

"Bugün onların doğum günü olduğunu nereden biliyordun?"

 Alıntı :  Cüneyt  Suavi
 
 https://youtu.be/Wn7snFw0tpQ



Güzel Sözler :

iyilik ilgili sözler ile ilgili görsel sonucu

İbrahim Birol,  http://ibrahimbirol.blogspot.com.tr/
4 Haziran, 2017, Antalya

türkiye simgesi resim ile ilgili görsel sonucu



 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder