3 Ekim 2016 Pazartesi

TOLTECLERİN BİLGELİĞİ (2)






TOLTEC' LER, eski Orta Amerika halkı. 700-1200 arasında Meksika Vadisi’nde ve çevresinde yaşadılar. Başkentleri bugün Hidalgo içinde yer alan Tula (Tollan) idi. Tolteklerin sanatında kültürlerinin daha çok savaşçı yönü yansımaktadır, mimarlıklarının özelliği yüksek piramitler ve sütunlu salonlardır. Birçok taşları bir araya getirilmesinden oluşan destekler tapınakları süslerler. Karakteristik heykeller, II. Tulanin Atlantaları ve Chacmool’dur. Kabartma sanatı motifleri savaşçılar, insan kurbanları, jaguar ve kartal gibi vahşi hayvanlardır. Bunlara sahne resimlemelerinde  rastlanır. Üç ayaklı kaplar, açık kahverengi zemin üzerinde, kırmızı süsler seramiğin özellikleridir. Özellikle dikkati çeken (Azteklerin daha sonraki mozaik tekniklerinin başlangıçları) , bir koyoto başı biçiminde sedef levhalar yerleştirilmiş toprak kaptır; ağzında bir savaşçı yüzü bulunmaktadır. Toltec sanatının özelliklerine Maya Bölgesindeki Kuzey Yucatan’da rastlanır, çünkü Toltec"ler buraya 900. yıl civarında girmişlerdir.

don miguel ruiz sözleri ile ilgili görsel sonucuAcısını aşmak isteyen bir adam, kendisine yardım etmesi için Budist tapınağındaki bir ustaya gider. Adam ustaya sorar: “Usta, eğer günde dört saat meditasyon yaparsam yüksek bilince ulaşmam ne kadar sürer?”. Usta adama bakar ve yanıt verir: “Eğer günde dört saat meditasyon yaparsan belki on yılda yüksek bilince ulaşabilirsin.”
Bundan daha iyi yapabileceğini düşünen adam yine sorar: “Oh usta peki günde sekiz saat meditasyon yaparsam yüksek bilince ulaşmam ne kadar zaman alır?” Usta adama bakar ve yanıt verir: “Eğer günde sekiz saat meditasyon yaparsan, belki yirmi yılda yüksek bilince ulaşabilirsin.” Adam şaşırır ve sorar: “Ama daha çok meditasyon yaptığımda neden daha uzun zaman alır?”
Usta tebessüm eder: “Sen bu dünyaya hazzı ve yaşamı feda etmek için gelmedin. Yaşamak, mutlu olmak ve sevmek için buradasın. Eğer iki saatlik bir meditasyonda yapabileceğinin en iyisini yapabildiğin halde, sekiz saat meditasyon yapmaya kalkarsan yorgun düşersin, amacından saparsın ve yaşamdan haz almazsın. Yapabildiğinin en iyisini yap. O zaman meditasyonun süresinin değil, yaşamanın, sevmenin ve mutlu olmanın önemli olduğunu anlarsın.”

“Daima en iyisini yaptığınızda, dönüşümün ustası olacaksınız. Uygulama, kişiyi ustalaştırır. En iyisini yaparak usta olursunuz.
Öğrendiğiniz her şeyi tekrar ederek öğrendiniz. Yazmayı, araba kullanmayı hatta yürümeyi tekrarlayarak öğrendiniz. Konuştuğunuz dili tekrar ederek  öğrendiniz. Aksiyon ve tekrar farkı yaratır.
Bireysel özgürlük arayışında, kendinizi sevme arayışında yapabildiğinizin en iyisini yaptığınızda aradığınız şeyi bulmak bir an meselesidir. Bu arayış, hayal kurmakla ya da saatlerce meditasyon yaparak, rüya görerek olmaz.
Ayağa kalkın ve insan olun. Kadın ya da erkek olmanın onurunu hissedin ve cinsiyetinize saygı duyun. Bedeninize saygı duyun, bedeninizden haz alın, bedeninizi sevin, besleyin, temizleyin ve iyileştirin. Egzersiz yapın ve bedeninizin kendisini iyi hissetmesini sağlayın. Bu, siz ve Tanrı arasında bir iletişimdir.
Meryem’e, İsa’ya, Buda’ya tapınmanıza ihtiyacınız yok. Eğer bu idollere tapınmak size kendinizi iyi hissettiriyorsa yapın, ama içinizden gelmiyorsa suçluluk  duymayın. Kendi bedeniniz Tanrının bir ifadesidir. Bedeninize saygı gösterdiğinizde  her şeyin değiştiğini göreceksiniz. ”

Kaynak: Dört Anlaşma-Toltec Bilgelik Kitabı / Don Miguel Ruiz

Özgür Turan
  • Alıntı kategorisinde.


https://youtu.be/2DH6V9GbdBY

4 anlaşma video ile ilgili video

Günün Sözü :''En büyük korkumuz ölüm korkusu değildir. En büyük korkumuz yaşama riskini göze almak ve gerçekte kim olduğumuzu ifade etmektir. Hayatlarımızı, başkalarının isteklerini yerine getirmek için yaşamayı öğrenmişiz çünkü başkaları tarafından kabul edilmemekten çok korkuyoruz.''
Don Miguel RuizDon Miguel Ruiz

İbrahim Birol, http://ibrahimbirol.blogspot.com.tr/
02 Ekim, 2016,  Antalya









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder