13 Temmuz 2016 Çarşamba

CENTİLMENLİĞE DAİR...


CENTİLMENLİĞE DAİR...




don kişot ile ilgili görsel sonucu

Merhaba Değerli Dostlar,

Centilmenlik olarak başladığımız dünkü yazımızda, centilmenlikle ilgili bildiklerimizi bir kez daha gözden geçirdik. Konuyla ilgili bazı detay ve ayrıntıları aşağıdaki yazımızda alt alta sıraladık. Belki de istenmeden kendimizi Genel Görgü Kurallarının  içinde bulduk. Centilmenlik aynı zamanda karşınızdaki insanlara verdiğiniz değerle doğru orantılı olarak önemsemek, kime, neye, ne zaman verileceği asla kestirilemeyendir...
 
Değer Vermek :
Önemsemek, hayatında belli ve gerçekten büyük bir kısmı kaplayan şeydir yada maneviyattır...
Pink Floyd
 
değerli saymak, önemsemektir.
Bir kimseye gereğinden  fazla değer verirsen ya onu kaybedersin, yada kendini kahredersin..
hayatınızdaki kişilerin öncelik sırasını belirlemede ölçülendir. verdiğin değere göre sıralanır insanlar hayatında... "Fazlası zarar, azı karar" olayı burada da geçerlidir.

insanlara değer vermek nedir ile ilgili görsel sonucu
Gerçek anlamını yaşayınca anladığımız durum. Bir şeye değer vermek, onu hep yanında tutmak isteyip hep onu düşünmek midir?
Belki de dışarıdan bakılınca budur. Onu ondan çok düşünmektir değer vermek. Ona gelebilecek zararları önceden görmek istemek ve engellemek istemektir. Bu sizi hiç rahatsız etmez fakat tabiki zorlukları vardır.

Hayatınız  boyunca her zaman değer verdiklerinizin ve değer verenlerinizin çok olduğu bir dünyada yaşamanız dileklerimle. Esen kalın


Don Kişot çılgın biriydi ama eğer okuduysanız bir o kadarda beyefendi ve centilmen olduğunu hatırlarsınız. Bu yüzden centilmen olmamanın mazereti yoktur. O içinizdedir ve sizin onu çıkarmanızı bekler.Bu son yazıda madde madde olması gerekenleri listeleyip tamamlıyorum.
Sağduyu, onur ve dürüstlük centilmenliğin en önemli esaslarıdır.
Aşk ve  hayatınızın detayları size özel kalmalıdır.
Alkollü bile olsanız seviyesiz bir dedikodu ortamının parçası olmamalısınız.
Eğer illaki birilerinin sözünü kesecekseniz bunu nazik bir şekilde yapmanız gerekir.
Başkalarının zamanına saygılı olmalısınız.
Yazım ve konuşma dilinize özen göstermeli, iyi bir imaj bırakmalı, profesyonel gözükmelisiniz.
Misafir olduğunuz yerde ev sahibine teşekkür etmeyi unutmayın.
Aldığınız hediyelere teşekkür edin ve mümkünse el yazınızla teşekkür notu yazın.
Politik davranmayın. Sahte gülüşler, yersiz şakalar, dedikodu kabul edilemez.
Az ve öz konuşun.
Şemsiyenizi paylaşın.
Hapşırana “İyi yaşa-Bin yaşa”, hasta olan “Geçmiş olsun”, birini kaybetmiş olana “Başın Sağ olsun” demekten sarf-ı nazar etmeyin.
centilmenlik resim ile ilgili görsel sonucu
Konuştuğunuz insanlarla göz kontağı kurun
Yanınızdaki kişileri mutlaka tanıştırın.
Ağzınızda bir şey varken konuşmayın.
Yemek masasında birilerinin üzerine çıkmayın, rica edin uzatsınlar.
Aslında genel görgü kurallarına geri dönmüş gibi olduk. “Bu kadar basit ve herkesin bildiği ve uyguladığı şeyleri neden yazıyorsun?” dediğinizi duyar gibiyim. Ama size şöyle cevap verebilirim “Emin misin?”
Yeterince nazik miyiz?
Yeterince saygı duyuyor muyuz karşımızdakilere?
Yeterince özen gösteriyor muyuz davranışlarımıza?
Karşımızdaki küçümsemekten, görmezlikten gelmekten ve alaya almaktan vaz geçiyor muyuz?
Hiç sanmıyorum!

Kaynak:  Savaş Şakar

Günün Sözü :" Seni hak etmeyenlere değer vermek, sana değer verenlere haksızlık etmektir"


https://youtu.be/lPTHxUc_uWE



 

İbrahim Birol, http://ibrahimbirol.blogspot.com.tr/
Temmuz 12, 2016, Antalya












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder