Şirket Yöneticilerinin Karşılaştığı 5 Temel Sorun
Çok değerli Dostlarım,
Bu yazımda sizlere şirket yönetiminde, yöneticilerin
karşılaştığı en önemli sorunlardan bahsedeceğim.
Bir şirket düşünün, Vizyonu var, Misyonu var,
stratejik planları yapılmış, fakat ‘ Bütçesi belirlenmiş’ değilseO şirketin başarılı olması hiçbir zaman mümkün değildir.
Şirket Yöneticileri, zamanını ve işleri planlama organize etme ve sonuca gitme gibi yöneticiliğin ana unsurlarını her zaman gözönünde bulundurmalı ve kendi kendini çok sık olarak sorgulamalıdır. Sorgulamanın formülü olarak 5 N + 1 K şeklinde düşünülebilir. ( İlk yayınlama tarihi 01/09/2006 )
1- Nakit
Yönetimi :
Tüm şirketlerin bir numaralı
karşılaştıkları sorundur ve tüm şirketler ömürlerinin herhangi bir zamanında
bununla ilgili bir sorun yaşayabilirler. En başarılı şirketler bile nakit yönetimini
etkin bir şekilde yapmadıkları taktirde başarısız olabilirler. Nakit akışınız
paranızın şirketinize giriş hızı ile bu parayı çalışanlarınıza,
tedarikçilerinize ve vergi dairesine ödeme hızınız arasındaki farktır.
Çoğu şirket hızlı
büyüdüklerinde veya büyük sipariş aldıklarında nakit akışlarının en büyük riski
yarattığını fark etmez. Bunun sebebi bir çoğunun ürünleri ve ham maddeyi satın
almak ve müşteriden para girişi olmadan bunların bedelini ödemek zorunda
olmasıdır. Bu hizmet sektörü için de aynıdır, burada da çalışanlarınız ve
müteahhitleriniz ay sonunda ödemelerini alırken, müşterileriniz iş bitince veya
bir ay sonra parayı öderler. Hatta ödeme zamanları daha da uzayabilir.
Hızlı büyüme dönemlerinde
maliyetleriniz artabilir ve artan satışlardan elde edilen nakit şirkete
girmeden bu maliyetleri karşılamak durumda
ve bu nedenle de aniden nakit kriziyle
karşı karşıya kalabilirsiniz.
2- Çalışanlar:
Çalışanlarınız şirketinizi
vezir de eder rezil de. Doğru seçimler yaptıysanız şirketinizin değeri hızla artar.
Ama yanlış seçimler yaptıysanız, paranız ve zamanınız boşuna harcanır ve
şirketinize büyük zararlar verebilir. Sık rastlanılan hatalar kendinizi iyi
hissetmek için kendiniz kadar zeki insanları işe almamanız, hızlı eleman alıp
hızlı işten çıkarma, eğitim ve gelişime yeterli yatırım yapmama; çalışanların
söylediklerini dinlememeniz, işe alma aşamasında iyi referanslar almama, şirket
içi adil ve tutarlı insan kaynakları politikaları oluşturmamaktır.
Çoğu şirket yöneticisi
personel konularını zaman ve para kaybı olarak görür. Bu durumda da bu
konular çözümlenmediğinde açılan davalar
sonucu büyük tazminatlar ve cezalar ödenir.
Yapılması gereken, yüksek
nitelikli insanları işe almak, bu insanların sizden zeki olması, bu kişilerin
şirketi geliştirmeye ve büyütmeye istekli olması ve yine bu insanların iyi bir
özgeçmişe sahip olmasıdır.Ayrıca özgeçmişlerdeki boşluklara dikkat edilmeli ve
mutlaka referanslar alınmalıdır.
Sonra yapılması gereken ise
personele adil davranılması ve başarıları karşısında da ödüllenmelidir.
Ölçtüğünüz ve ödüllendirdiğiniz her eylem tekrar edilir. Çalışanların gelişimi
ve eğitimi için tutarlı ve açık politikalar oluşturun ve birebir görüşmelerde
samimi ve açık olun ve her şeyden önce iletişim kanallarını her zaman açık tutun
ve onlara güvenin.
3- Kalabalık
Pazarda Fark edilmek :
Çok iyi bir ürün veya
hizmetiniz olabilir., ancak potansiyel müşterileriniz ne sunduğunuzu
bilmedikleri sürece işiniz büyümeyecektir. Pazar çıkıp müşteriniz olmasını
istediğiniz insanlara mesajınızı iletmelisiniz.
Artık insanlar günde ortalama
3000 den fazla satış ve pazarlama mesajı alıyorlar ve bu sebeple de bu
mesajlara karşı bağışıklık kazanıyorlar. Sizin göreviniz tüm mesajların içinden
sıyrılıp müşterinin sizi fark etmesini sağlamaktır. Bunun en iyi yolu farklılık
yaratmaktır. Bu sayede hedef müşteriye doğrudan ulaşmaktır. Müşterilerin
ihtiyaç ve beklentilerine ve isteklerine göre şekillendirilmiş mesajla pazara
yaklaşmanız gerekir.Ancak bu sayede sizi fark eder ve dinlerler. Buna karşı
verilen standart reaksiyon bir
farklılığa
odaklanıldığında diğer müşterilerin elden kaçırıldığı endişesidir. Bu işin
gerçeği, farklılık içermeyen genel mesajlara insanların kendisine göre olmadığına inandıkları için zamanla
unutmaları veya fark etmemeleridir. Ayrıca şu an bir farklılığa yoğunlaşıp istediğinizi elde ettikten sonra
bir sonraki dönemde başka bir gruba hitap edecek bir başka farklılığa
yoğunlaşma şansınız her zaman vardır.
4- Yetersiz
Planlama :
Nereye gittiğinizi
bilirseniz, her yol sizi istediğiniz yere götürür.Elinizde açık bir plan ve
hedef olmadan dikkatiniz dağılır. Ve başarmak istediğinizi asla başaramazsınız.
Şirketler planlama
yapmadıklarında para, personel, ivme ve
müşteri kaybederler. Plan olmaksızın doğru yolda olup olmadığınızı ve bir
sonraki aşamada ne yapmanız gerektiğini bilemezsiniz. Planlamak yapmak sizi
beklenmeyen durumlara hazırlar ve esneklik sağlar. Çünkü planınıza sadık kalmak
kaydıyla esnek olabilir ve ilerledikçe değişiklikler yapabilirsiniz.Ayrıca kara
alma süreci kolaylaşır, çünkü sonuçları nasıl ve neye göre değerlendireceğinizi
bilirsiniz.Bu kararın sizi planınızdan uzaklaştırıp uzaklaştırmadığını daha
kolayca görürsünüz.
5- Müşterilerin
ihmal edilmesi :
Günümüzün hizmet odaklı
dünyasında müşteriler ihmal edilmektedir.Doğru müşteriyi bulmak ve ona ürün
veya hizmeti anlatmak ve oba satış yapmak için verilen onca uğraştan sonra
müşteri memnuniyeti unutulmaktadır.Yeni satışlar yapmaya öyle yoğunlaşılır ki
ilave satışlarında yapılabileceği mevcut müşteriler unutulur. Halbuki mevcut müşterilerin
referansları son derece önemlidir.
Bir müşteriyi unutur ve
kaybederseniz o müşteri bunu diğerlerine anlatır. Tecrübeleri olduğu için
diğerleri ona inanır.
Yeni müşteri bulmak ve satış
yapmak, mevcut müşteriyi tutmak ve satış yapmaktan daha maliyetlidir.
Müşterilerinizin iletişim bilgilerini alın, onları hatırlayın
ve ilişkilerinizi güçlendirin. İlk satışı sadece baş-
angıç olarak düşünün.
Mutlu ve memnun müşteriler
elinizdeki en iyi pazarlama aracıdır.
Kaynak : Arif Uğur / Dünya Gazetesi Köşe Yazarı
İbrahim Birol
12/04/2016, Antalya
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder